Vedik incelemelere göre, Kova Çağı veya Altın Çağ çoktan geldi.
Evren şimdi bir U dönüşü yapıyor. Aşırı yük tüm dünyamızı etkiler. Altın Çağ, bir anda tüm kötülüklerin çözüleceği ve parlak bir gelecekten vazgeçeceğimiz anlamına gelmez. Bunun olması için her birimizin değişmesi gerekiyor. Şu anda içinde yaşadığımız dünya, tüm insanların aritmetik ortalama düşüncelerinin bir yansımasıdır. Altın Çağ’da pencerenin açılabilmesi için insanlığın en az yüzde 20’sinin uyanması gerekiyor, yani bir buçuk milyar insan!
Nüfusun çoğu korku ve öfke içinde yaşıyor. Altın Çağı yakınlaştırmak için, içindeki tüm olumsuzlukları ışığa dönüştürmen gerekir. Bu ne kadar erken olursa, çağ o kadar hızlı değişecektir.
Işığa giden yolda olduğunu nasıl anlarsın? Bunu destekleyen işaretler var.
– İş ve ikamet yerindeki ani değişiklikler. Bu en yaygın semptomdur. Kendin değiştiğinde, etrafındaki dünyayı değiştirmek için bir arzu ve fırsat vardır. Bu gecikirse ve mükemmel bir şey bulmak imkansızsa endişelenme. Hepsi geçecek.
– Diyette ani değişiklikler, daha hafif yiyeceklere geçiş, tam veya kısmi vejeteryanlık ve alkollü içeceklerin reddedilmesi.
– Makul olmayan vücut ağrıları, özellikle boyun, omuz ve sırtta. Bu, DNA seviyesindeki yoğun değişikliklerin bir sonucudur.
– Aile ilişkilerinden çekilme, ebeveynlerle ve yetişkin çocuklarla bağlantı kaybı. Ama bu konuda endişelenme, sorun değil. Biyolojik ailemize eski karma yoluyla bağlıyız. Karmik döngü kesintiye uğradığında eski ilişkilerin bağları kopar. Aranızda biyolojik olana ek olarak ruhsal bir bağlantı varsa, bir süre sonra kendi kendine yeni ilişkiler kurulacaktır, sadece bu ilişkiler karmik bağlılıklar olmadan yeni enerjiye dayalı olacaktır.
– Olağandışı uyku düzenleri. Birçok gece sabah 2 ile 4 arasında uyanır ve uyuyamazsan endişelenme. Uyuduğumuzda, DNA vücutta yoğun bir şekilde yeniden yazılır, birçok iş olur ve uyanmak için bir mola vermemiz gerekir. Ve tam tersine günde 12-14 saat uyuduğun dönemler de olacaktır, bu da son derece normaldir ve geçecektir.
– Canlı rüyalar, savaş rüyalarını, canavarları, korkunç şeyleri içerebilir ve bir rüyada, iletişim kurman gereken hemen hemen tüm insanlarla tanışman gerekecek. Geçmişten gelen muazzam miktarda enerji basitçe içimizde serbest bırakılır.
– Derin üzüntü ve özlem duygusu, mantıksız gözyaşları. Geçmişi bırakmak, geçmiş yıllara bir veda olur ve bu da bir hüzün duygusuna neden olur. Başka bir yere taşındığında arkadaşlarına veda etmek gibidir. Önümüzde her zaman birçok yenilikler olmasına rağmen, ayrılık üzüntüye neden olur. Gözyaşları ise durgun enerjinin kaçmasına yardımcı olur.
– Ayak tabanlarında şiddetli ağrı şeklinde kendini gösteren topraklama ihlali, yürürken ateş hissi, yürüyüşte değişiklik. Devam eden metamorfozlar fiziksel oryantasyon bozukluğuna yol açar: bilincin fiziksel bedenden daha hızlı yeniden inşa edildiği gerçeğini göz önünde bulundurarak iki dünya arasında aynı anda yaşarsın.
– Kendinle sürekli iletişim. Çıldırmıyorsun, sadece çok yönlü olduğunu ve vücudunun her şeyi bilen mükemmel bir zihin için bir sığınak olduğunu keşfediyorsun. Zamanla, bu konuşmalar daha tutarlı hale gelecek, sezgilerini açmana yardımcı olacak ve seni daha ayırt edici hale getirecektir.
– Tutku ve arzuların kaybı, bu dünyada bir boşluk hissine ve kendini tamamen kaybetmene neden olur. Hiçbir şey istemezsin, yaşamak zordur, hayallerin ve hedeflerin yoktur. Bu bilgisayarın yeniden başlatılması gibidir: eski programlar kaldırılır, yenileri henüz yüklenmemiştir. Daha gelişmiş bir programın zihninde kendini göstermeye başlaması uzun zaman alacaktır.
– Derin bir yalnızlık duygusu, arkadaşlar ve tanıdıklarla bağları koparma. İnsanlarla iletişim kurmaktan kaçınma, münzevi bir yaşam tarzı sürme arzusu. Bunun nedeni, temizleme sürecinde çözülen müttefiklerin ve akıl hocaların olmadan diğer insanlarla iletişim kurmanın zor olmasıdır. Bu, içindeki boşluk ilahi enerjiyle dolduğunda geçecek.
– İlahi Yuvaya dönmek için derin ve samimi bir arzu. Yolunu anlamaya başladığın ve bunun sondan çok uzak olduğunu ve şimdi her şeye yeniden başlaman gerektiğini anladığın için hayal kırıklığı saldırıları seni uzun süre rahatsız edecek. Bu en zor durumdur: Yuvaya dönme arzusunun üstesinden gelmek ve yeni bir dönem için burada yaşamaya devam etmek.
Şimdi yolun ne kadar karanlık olursa olsun, hayatın ne kadar karanlık olursa olsun, asıl mesele şunu hatırlamaktır: Yalnız değilsin!
