Hayatın içinde kaybolmuş hissediyorsun. İşinden bıktın, ilişkilerin kötü, arkadaşlıkların sıkıcı, kendini kötü hissediyorsun ve yaşama sevincini kaybettin.
Eğer bu duygulardan herhangi birini yaşıyorsan, varoluşsal kriz olarak bilinen ve giderek yaygınlaşan bir deneyim yaşıyor olabilirsin. Hayatında bir dönüm noktasındasın: Kendini sıkışmış hissediyorsun ve daha anlamlı bir varoluşun özlemini çekmeye başlıyorsun.
Seni kemiren bu öfkenin çözümü ruhu aramaktır.
Ruh Aramak Ne Demektir?
Basitçe söylemek gerekirse, ruh arayışı, hayatın sorunlarına yanıt bulma arayışıdır. Çoğu insan ‘ruh arayışından’ bahsettiğinde, düşüncelerimizi, alışkanlıklarımızı ve motivasyonlarımızı sorgulayarak gerçeği ve mutluluğu ortaya çıkarmaktan bahsediyorlar. Ancak ruh arayışının daha derin bir anlamı vardır. Özünde, ruh arayışı varlığının merkezine bir dönüştür. Kelimenin tam anlamıyla, Ruhunu veya Gerçek Doğanı bulma yolculuğudur; Ruhsal bir yoldur. Genellikle, ruhsal uyanış yolculuğunun başlangıcına işaret eder.
Ruhlarımızdan koptuğumuzda endişeli, depresif, yalnız ve yaşamdan kronik olarak memnun değilizdir.
Bu acının üstesinden gelmek için kendimizin en derin, en canlı ve en temel parçasıyla yeniden bağlantı kurmamız gerekir.
Toplumdaki çoğu insan kayıp bir ruhtur. Böyle insanlar, Ruhun özgürleşmek ve görülmek için duyduğu özlemi duymaya başladıklarında bile, bunu bastırırlar. Ruhsuzluğu pekiştiren inançlara, alışkanlıklara ve yapılara geri dönüyorlar – çünkü bu daha kolay ve daha az korkutucu.
Ama sonunda özlem o kadar yoğunlaşır ki, dinlemekten başka çareleri kalmaz. Bu, ruhsal uyanış sürecinin başlangıcıdır: egonun parçalanması ve Ruhumuzun çiçek açması.
Şimdi kayıp bir ruh olduğunu gösteren işaretlerden bahsedeceğim
1.Kendini sürekli uyuşuk ve yorgun hissedersin
2.Motivasyonun yok ve kendini huzursuz hissediyorsun
3.Yalnız hissediyorsun
4.Hayatından mutsuzsun
5.’Daha fazlası’ için can atıyorsun
6.Ailenin yabancısı oldun
7.Sık sık sinirli ve huysuzsun
8.Orta yaş krizi geçiriyorsun
9.Bağımlılığa daha yatkınsın
10.Kendinden nefret etmekle boğuşuyorsun
11.Acıyı dindirmeye çalışıyorsun ama hiçbir şey işe yaramıyor
12.Temelde ‘kırılmış’ hissediyorsun
13.Varoluşsal depresyon ve kaygıyla boğuşursun
14.İçinde bir şeylerin eksik olduğunu hissediyorsun
15.Sıkıldın, başkalarından ve hayattan memnun değilsin
16.Sıkışmış ve mahsur kalmış hissediyorsun
17.İçinde boşluk hissetmekle boğuşursun
18.Artık kim olduğunu bilmiyorsun
19.Her şeyin amacının ne olduğunu bilmek istiyorsun
Ruh Araması Nasıl Yapılır
Ruhu aramak kolaydır. Tek yapman gereken biraz içine bakmak, kendine bazı anlamlı sorular sormak, derinlere dalmak, kendini nasıl bulacağını ve kendine karşı nasıl dürüst olacağını öğrenmek.
Şimdi Gerçek Doğanla birleşmek istiyorsan burada sayacağım tavsiyelere uymaya çalış.
1. Yalnızlıkla Arkadaş Ol
Ruh arayışı söz konusu olduğunda yalnızlık en büyük müttefikin olacaktır. Yalnız bir kurt ol. Gürültülü bir dünyada Ruhunun fısıltılarını dinle. Başkalarından uzakta kendinle vakit geçirmek için düzenli zaman ve alan yarat. Her gün on dakika ila yarım saat veya daha fazla seçtiğin bir aktiviteye zaman ayırmayı düşün. Meditasyon veya ormanda gezintiye çıkmak gibi aktif bir şey seçebilirsin. Enerji seviyeni onurlandır. Bu, kendini nasıl bulacağını öğrenmenin basit ama güçlü bir yoludur.
2. Egonun Doğasını Keşfet
Ruhun Gerçek Doğansa, egon sahte benliğindir: dünyaya sunduğun maskedir. Egon bir bulut gibidir. Bir formu var gibi görünüyor, ancak sürekli değişiyor ve dönüşüyor.
Egonun doğasını keşfetmek ve onu nazikçe görmeyi öğrenmek, ruhunu arama yolculuğunda çok önemli bir adımdır. Aslında, gerçekte kim olduğunu tatmak ve somutlaştırmak için en büyük engeldir.
Egonu keşfetmenin bazı yolları şunlardır:
Düşüncelerini, inançlarını, alışkanlıklarını, beğenilerini ve nefretlerini bir deftere yazmak.
Sürekli “ben kimim?” diye sormak. Böylece neyin değiştiğini ve neyin kaybolduğunu görürsün.
Düşüncelerine ve zihninin oluşturduğu hikayelere nasıl tanık olacağını öğrenmek için meditasyon yapmak.
Bu üç basit uygulama, açıkça görme ve gerçekte kim olduğun gerçeğini deneyimleme yeteneğin üzerinde muazzam bir etkiye sahiptir.
3. Çocukluğunla Yeniden Bağlantı Kur
Ruh, en derin ve en özgün parçamızdır.
İçindeki çocuk, birlikte doğduğun Ruhunun orijinal niteliklerini taşır. Ve neyse ki, içindeki çocukla yeniden bağlantı kurmak o kadar da zor değil.
İçindeki çocuğa bir mektup yaz. görselleştirmesini yap, resimlerine bak ve Küçükken içindeki çocuğun yapmayı sevdiği bir şey yap
Bu faaliyetlere nazikçe yaklaş. Genç halinle ilgili gözlemler yap: Daha çok mu gülümserdin? Duygularınla daha fazla temas halinde miydin? Daha meraklı ve yaratıcı mı görünüyordun? Şimdiki seni ve o zamanki seni düşün. İçindeki çocuktan hangi nitelikleri hayatına daha fazla entegre edebileceğini düşün.
4.İç gözlem Yap Ve Görselleştir
Ruh arayışı içe dönük bir maceradır. İçsel Merkezini bulmak için attığın adımlar genellikle derin düşünme ve iç gözlem gerektirecektir. Görselleştirme, hayal gücünle bilgi ve rehberlik almana yardımcı olur.
Gözlerini kapat ve bir dalgıcın dalgaların çalkalanmasının altında her zaman bekleyen o dinginliğin derinliğine dalması gibi, dertlerinin altından nefes al.
Şimdi, yapmayı sevdiğin iki şeyi düşün, örneğin koşmak, çizim yapmak, şarkı söylemek, kuşları izlemek, bahçe işleri yapmak veya kitap okumak.
Bunların her birinde seni canlı hissettiren şeyin ne olduğu üzerine meditasyon yap ve yavaşça nefes al.
Bu yansıma, iç gözlem ve görselleştirme örneği, seni temel canlılığınla, yani ruhunun özüyle temasa geçirmeni sağladığından, ruh arayışı için mükemmeldir. Sana hitap eden herhangi bir görselleştirmeyi oluşturabilirsin, sadece bunun Ruh merkezli olduğundan emin ol.
5. Doğayla Bağlantı Kur
Doğa, insan Ruhu için muazzam derecede iyileştirici ve canlandırıcıdır. Çoğu zaman kendimizi doğadan ayrı olarak düşünürüz. Bu yanlış bir düşüncedir. Çünkü biz doğanın ayrılmaz bir parçasıyız.
Doğayla yeniden bağlantı kurmak zor ya da yorucu değildir. Tek gereken, ağaçları, hayvanları, bulutları ve bulutların arasından süzülen güneş ışınlarını dikkatli bir şekilde gözlemleyerek dışarıda birkaç dakika geçir.
6. Ruhunu Araştıran Bazı Sorular Sor
Sorular, kişisel gerçeğini bulmanın basit yollarıdır. Ruh arama yolculuğun sırasında sormak isteyebileceğin bazı sorular şunları içerebilir:
Ben kimim?
Hayattan ne istiyorum?
Hayatın anlamı nedir?
Gerçek amacım nedir?
İçimde asılsız olan nedir?
Mutluluk benim için ne anlama geliyor?
Egom nerede engel?
Benim Ruh kalitem nedir?
Hangi mirası bırakmak istiyorum?
Bunlar ruhunu araştıran soruların sadece birkaç örneğidir, bu yüzden kendininkini oluşturup sormaktan çekinme. Ayrıca, bu soruları düzenli olarak düşünmek ve yanıtlamak için günlük tutabilirsin.
7. Ruh Alanını Ve Yerini Bul
Ruh yeri, seni derinden çağıran fiziksel bir konumdur: Ruhunla konuşur. Bu yer için nostaljik bir özlem, derin bir çekim hissi ve neredeyse mistik bir anlam hissedebilirsin. Ruhsal yerler arka bahçen gibi sıradan alanlar veya doğadaki herhangi bir yer olabilir.
Bu yerlerde derin bir huzur hissedecek ve sonunda evini bulmuşsun gibi hissedeceksin. Olan şu ki, içindeki cennetin dışsal bir temsilini buldun. Bu yüzden Ruh yerleri bize çok derinden dokunuyor.
Bu İçsellik noktasını bilmek, kim olduğumuzu bilmektir. Nerede çalıştığımız, ne giydiğimiz ya da nasıl hitap edilmekten hoşlandığımızla değil, Sonsuz ile ilişkili olarak yerimizi hissederek kim olduğumuzu bilmektir.
Ruh arayışı tamamen insan olmaktır, hayatın bize sunduğu en büyük yolculuğa çıkmaktır:
