Üçüncü göz açma teknisyenlerine aşina iseniz, çoğu kişinin üçüncü göz bölgesine ışık akışı göndermesine dayandığını fark edemezdiniz. Doreen Verche tekniği bunlardan biridir.
1. Her şeyden önce, kendinizi ikna etmeniz gerekir: “Gördüğüm her şey tamamen güvenli.” Bu cümleyi birkaç kez söyleyin ve konuşma sürecinde en azından hafif bir korku hissine sahipseniz derin bir nefes alın. Her seferinde korkunuzun nasıl geçtiğini hayal edin.
2. Şeffaf bir kuvars kristali alın ve çalışma elinizde tutun (genellikle yazdığınız). Bir kristalin tepesine giren bir beyaz ışık ışını hayal edin. Bu beyaz ışının kristalinizi içerdiği negatif enerjiden arındırmasını istiyorsunuz.
3. Kristali aynı elle tutarak, kaşlarınızın hemen yukarısına, yüzünüze getirin. Orta parmağınızı kristalin üzerinde kaydırın, böylece Üçüncü Gözün alanını işaret etmiş olucaksınız.
4. Diğer elinizin orta parmağı ile, başın arkasındaki en yüksek noktaya dokunun (başın üst kısmına ulaşmadan).
5. Güçlü ve parlak parlayan bir cıvatanın çalışma elinizin orta parmağından çıktığını hayal edin. Üçüncü Göze nüfuz eder ve diğer elin orta parmağında biter. Daireyi bir pil gibi kapatıyorsunuz, şimdi baskın eliniz ikinci elinize enerji gönderiyor. Baştan geçen bu enerji psikolojik olarak enkazı giderir ve üçüncü gözünüzü açar. Bu işlem genellikle bir ila iki dakika sürer ve kafanızda, parmaklarınızdaki sıcaklıkta veya avucunuzda karıncalanmada hafif bir baskı hissedebilirsiniz. Bunlar normal duyulardır, enerjilerle iş olduğunda ortaya çıkarlar.
6. Kristali baskın elinizde tutarken şimdi sağ elinizi sağ kulağınıza koyun. Sol elinizle yapın, sol kulağınıza yerleştirin. Çalışan bir elin orta parmağından çıkan beyaz bir ışık düşünün. Aynı zamanda yavaş yavaş her iki elinizi boynun üst kısmına doğru hareket ettirin. Bu hareketi yedi kez bir şeyi fırçalıyormuş gibi tekrarlayın. Başın arkasındaki Üçüncü Gözün (normal gözün arkasına benzeyen) arkasına dokunma arzusunu sürdürün. İşte beynin görsel imgeleri kaydeden ve onların farkındalıklarından sorumlu olduğu alan. Başın arkasında, ince, yarım daire biçimli bir kafatası kemerine benzer.
Beyaz ışığın yardımıyla, Üçüncü Gözün iç duvarından oksipital lob’a kadar uzanan on iki santim uzunluğunda büyük bir boşluk açarsınız. Bu boşluk, Üçüncü Gözden elde edilen bilgiyi, beynin görsel bilgiyi işleyen kısmına iletir.
Artık daha net elde edilen resimlerin anlamını görebilecek ve gerçekleştirebileceksiniz. Ancak açık ve net bir Üçüncü Göze sahip olmak yeterli değildir! Üçüncü Göz ile büyük beynin oksipital lobu arasında bir bağlantı yoksa, kişi yalnızca Üçüncü Gözünün açık olduğunu bilmez veya gördüklerinin farkında olamaz. Sinemada ışıkları kapalı bir film göstermek gibi.
7. Son adım: Çalışma elinin orta parmağını kristalin üzerine yerleştirin, Üçüncü Göze tutun. Şimdi gizlenmiş olabilecekleri kaldıracaksınız, Üçüncü Gözünüzü gizlemiş olacaksınız. Hafif hareketlerle yukarı doğru yönlendirildiğinde, perdenin yükselmesini sağlamaya çalışın. Panjurları kaldırdığınızı hayal edin.
Bunu yaparken nefes almayı unutmayın. Nefesini tutarak, süreci yavaşlatırsınız.