Hayatında zorlu bir dönemden geçtiğinde, etkilerini genellikle fiziksel olarak hissedersin. Acı, yorgunluk ya da her ikisi de olsa, kendini hayatın içinde sürükleniyormuş gibi hissedersin. Buna ruh tükenmesi diyoruz: Çok şey yaşadın ve ruhun tükendi.
Ruhun yorulduğunda, onu hem fiziksel hem de zihinsel olarak tüm vücudunda hissedersin. Ruh tükenmesinin belirtilerine geçmeden önce, depresyon ile diğer akıl sağlığı hastalıkları arasında bir fark olduğuna dikkat etmek önemlidir. Eğer daha derin ruh sağlığı sorunları ile uğraşıyorsan, mutlaka bir profesyonelden yardım almalısın.
Şimdi, ruhun yorgun mu bir bakalım
1. Fiziksel Olarak Bitkin Hissediyorsun
Duygusal tükenme genellikle kendini fiziksel tükenme olarak gösterir. Zor zamanlardan geçerken, kendini güne hazırlamak veya sadece yüzünde bir gülümsemeyle işe başlamak gibi şeyler çok daha fazla enerji gerektirir.
Daha fazla uyumaya başlarsın. Daha erken yatıp, daha geç kalkarsın, belki gün boyunca kestirirsin. Buna rağmen hala yorgun hissedersin. Bazı zamanlarda da kendini yorgun hisseder, ancak beynini kapatıp uyuyamazsın.
Duygusal tükenmenin kendisini fiziksel yorgunluk olarak gösterebileceğini ve klinik depresyonun bir belirtisi olabileceğini lütfen unutma. Bu uzun süre devam ederse, bir uzmanla görüşmelisin.
2. Duygularını Açıklayamazsın
Zor dönemlerin en zor kısımlarından biri, nasıl hissettiğini kelimelere dökmeye çalışmaktır. Ruhun tükendiğinde, nasıl hissettiğine uygun doğru kelimeleri belirlemek zorlaşabilir. Birisi nasıl hissettiğini sorduğunda bunu söylemek imkansızdır. Kızgın mı? Üzgün mü? Sinirli mi? Yada hepsi? Muhtemelen, “Bilmiyorum, sadece yorgunum” diyeceksin.
3. Uyuşmuş veya Boşlukta Hissediyorsun
Yoğun duygu dalgalanmaları yaşarken, oldukça uyuşmuş hissedebilirsin. Sanki boşlukta, duygusuz bir alanda sıkışıp kalıyorsun. Bu, bazı kötü duyguları geçici olarak bloke ederken, aynı zamanda mutluluk ve neşe hissetmeni de engeller.
4. Artık Gülemezsin
En son ne zaman güldüğünü hatırlıyor musun? Belki en sevdiğin komedi dizisini izlerken küçük bir kıkırdama veya belki de arkadaşlarınla midene kramplar sokan uzun derin bir kahkaha.
Ruhun tükenmişse, gülmeyeli uzun zaman olmuştur. Şimdi, gülmek imkansız gibi gelebilir.
Trajik bir olaydan hemen sonra bunu yaşaman normal, ancak aylarca devam ettiğini görürsen, daha derin bir mücadelenin işareti olabilir.
5. Kendin Gibi Hissetmiyorsun
Ruhun tükendiğinde, artık kendini aynada tanıyamazsın. Eski fotoğraflarına veya videolarına bakarsın ve o gülen, neşeli kişi uzak bir anı gibi görünür.
Mesele şu ki, yaşam zorlukları bir kişiyi değiştirir. Ancak olumsuz bir anlam ifade etmez. Evet, sanki hayatında bir şey eksikmiş gibi veya artık kim olduğunu bile bilmiyormuşsun gibi bir süre keyifsiz hissedeceksin. Ancak zamanla, kalbin ve ruhun iyileştikçe, bu durumdan eskisinden daha güçlü çıkacaksın.
6. Motivasyonun Yoktur
Olumlu bir zihin çerçevesindeyken motive olmuş hissetmek kolaydır. Çeşitli mücadelelerden geçtiğimizde örneğin: ayrılık, sevdiğimiz birini kaybetme, işten çıkarılma gibi – motivasyonumuz neredeyse tamamen ortadan kalkabilir. Yine de ruhun, seni canlı insan yapan parçan yorgun olduğu için, her şeyi yapmak imkansız gibi gelebilir.
Motivasyon eksikliği işte, evde veya kişisel gelişiminde olabilir veya artık normalde sevdiğin şeyleri yapmak istemiyor olabilirsin. Ruhun yorgun olduğunda, internette gezinmeyi tercih ederek yataktan kalkmakta zorlanabilirsin.
7. Fiziksel Ağrı ve Rahatsızlık
Yorgun bir ruh kendini genellikle fiziksel acı ve rahatsızlık olarak gösterir. Şunları yaşayabilirsin:
Vücut ağrıları
Bulanık görme
Mide rahatsızlığı ve sindirim sorunları
Baş ağrıları
Çınlayan kulaklar
Baş dönmesi
Tabii ki, bu belirtiler uzun sürüyorsa, onları bir doktora kontrol ettirmek önemlidir. Yanlış olan başka bir şey olduğuna dair sinyal verdiklerinden emin olmak istersin.
8. Şaşırmış Hissediyorsun
Ruhun tükendiğinde, genellikle biraz sis içinde yaşıyormuşsun gibi hissedersin. Sadece hareket ediyorsun, zihnin başka yerlere gidiyor. Ne yaptığını veya oraya nasıl geldiğini bilmeden günün sonuna ulaşırsın.
9. Kendini Çok Yalnız Hissediyorsun
İnsanlarla dolu bir odada bile kendini çok yalnız hissediyorsun. Etrafındaki herkes mutlu bir şekilde hayatları hakkında konuşurken sen bir boşluktaymışsın gibi yalnız hissediyorsun. Sanki değersizmişsin gibi sevilmez hissediyorsun. Senin bakış açından, diğer herkesin hayatı harika gidiyor ve onları biraz kıskanabilirsin. Bu, yeni bebeği olan bir arkadaşın, yeni nişanlanan iş arkadaşın veya terfi alan kardeşin için mutlu olmanı engeller.
Başarılarına bakıp ‘Benim neyim var?’ Diye düşünüyorsun. Neden ben değilim?’ diye soruyorsun. Hayatın karmakarışık gibi hissettirirken, senin gözünden diğer herkes mükemmel görünüyor.
10. Kaygı ve Panik Ataklar Yaşıyorsun
Yine, kendini kronik olarak endişeli bulursan ve sürekli panik atak geçirirsen, kesinlikle profesyonel yardım almalısın. Anksiyete ve panik atak, travma yaşadıktan sonra stresle ilişkili olabilir. Belki daha önce açık görünen, şimdi ise boş ve ucu açık görünen geleceğin hakkında panik hissediyorsundur. Bu semptomları hangi nedenle yaşıyor olursan ol, bir profesyonel bunların üstesinden gelmek için kişiselleştirilmiş bir plan geliştirmene yardımcı olacaktır.
11. Hayatında Negatif İnsanlar Tutuyorsun
Kayıp veya travma, toksik ilişkilere tutunmana neden olabilir. Bu kişi belki geçmişinin bir parçasıdır ve onu bırakmaya hazır hissetmiyorsundur ya da belirsiz bir gelecek yüzünden salıvermekten korkuyorsun. Ne yazık ki, bu insanları yanında tutmak – ebeveynler, arkadaşlar veya romantik partnerler olsun, bulunduğun yerde sıkışıp kalmanı sağlayacaktır. O kişiyi hayatından çıkararak bu zorlu süreci atlatabilirsin.
12. Geri Çekilirsin ve Her Zaman Yalnız Olmak İstersin
Mutluluğu hissetmek imkansız hissettirdiğinde, sık sık geri çekiliriz çünkü etrafta vakit geçirdiğimiz herkesten büyük bir enerji emdiğimizi hissederiz. Bir yerlere gitmemek veya insanları görmemek için bahaneler uydurursun çünkü bu durumlar senin için yorucudur ve ruh halinin herkesi alt üst etmesini istemezsin.
13. Yemek Yiyemezsin Veya Yemeyi Durduramazsın
Herkes zor zamanlara farklı tepki verir. Bazılarımız midesi ağrıdığı ve tüm yiyeceklerin tadı kötü olduğu için yememeyi tercih ediyor. Diğerleri için ise, gün boyunca herhangi bir miktarda dopamin veren tek şey besindir. Vücudun için bunların hiçbiri iyi değil ve başka tehlikeli sağlık komplikasyonlarına neden olabilir.