Hayatımızın bir noktasında, dünyanın baş döndürücü hızının zihnimizin manevi netliğini kirlettiğini anlıyoruz. İyi gelişmiş insanlar olarak zihinsel büyümemizi engelleyen kötü alışkanlıklara maruz kalıyoruz.
Ancak o zaman ruhsal uyanış barınağı altında sığınırız. Kendini keşfetme yolu genellikle olumsuz düşünceler ve zararlı alışkanlıklar tarafından engellenir. Bu makale, bu kötü alışkanlıkları açığa çıkararak ruhunuzu en doğuştan gelen haliyle bulmanıza yardımcı olmaya çalışacaktır.
1. Gerçeklerden Uzaklaşmak:
Sıklıkla yüzleşmek zorunda kaldığımız gerçek koşulları unutma eğilimindeyiz. Bunun yerine, geçmişin başarı hikayelerinde veya belirsiz gelecekte kalırız. Ruh, gerçeklikle ilişkili olarak uygun bir ruhsal uyanışa ihtiyaç duyar.
2. Kendinizi Çok Fazla Yargılamak:
Kendini keşfetme, bir şeyler ters gittiğinde kendimize son derece sert davranmamız gerektiği şeklindeki önyargılı fikirle gelir. Sert eleştiri çözüm değildir.
Proaktif olmayı öğrenin ve çözümün etrafında sakince bir yol bulun. Mükemmele ulaşmak için çabalamayın ve başaramazsanız eleştiriyle kendinize zarar vermeyin. Küçük kusurlarda mutluluk bulun. Kendinizde mutluluğu bulun.
3. Kendiniz Hakkında Suçlu Hissetmek:
Asla kendi hayatınızdan suçlu olmayın. Kendinizi keşfettikten sonra kişiliğinizde büyük bir değişiklik olabilir, bazıları bundan hoşlanırken bazıları hoşlanmaz.
Birisi yaşama şeklinizden memnun değilse kendinizi suçlu hissetmeyin. Ruhunuzu tatmin eden her şeyi yapın!
4. Kendinizi Başkalarıyla Karşılaştırmak:
Herkesin kendi yaşam zaman çizelgesi vardır. Olması gereken şeyler başımıza gelir. Öyleyse, asla hayatınızı başkalarıyla karşılaştırmayın ve kendinizi yargılamayın.
Hayatınızdan gerçekten mutlu olmayı öğrenirseniz, sonunda önemli olan bu tatmin duygusudur.
5. Duygularınızı Bastırmak:
Duyguları bastırmak çok sağlıksızdır. Ruhunuzun neyi arzuladığını keşfedeceğiniz ham duygular sayesinde olur. Tatminsiz ruhlarla dolu bir dünyada normal davranmak için duygularınızı tuzağa düşürmeyin. Nasıl hissettiğinizi ifade edin: ailenizin, arkadaşlarınızın ve hatta bazen aynanın önünde!