Ruhun nasıl kendi Dili olabilir, İngilizce, Fransızca, İspanyolca, Japonca konuşur mu?… Hayır, Ruh’un diline niyet denir.
İnsanlar konuştuğunda, ifade ettiğinde, düşündüğünde ve daha fazlasını yaptığında, düşüncenin enerjilerini bir araya getirecek olan Niyettir ve bunlar, birleştikleri frekans ve titreşimi yayarak ağızdan çıkacaktır. Niyetlerine bağlı olarak dile getirilecek ve duyulacaktır. Nasıl düşündüğün ve konuştuğun çok önemlidir, çünkü kendini bu şekilde ifade etmen varlığının yaşamını temsil edecek, onu belirleyecek olan karakterini ve kişiliğini oluşturacaktır. Düşündüğün gibisindir sözü çok doğrudur.
İnsanoğlu çocukluktan, gençlikten, ergenlikten ve yetişkinlikten uzun yıllar bir şekilde düşünmeye ve konuşmaya alışmış ve bu kendini ifade etme biçimi günümüze kadar ona eşlik etmiştir. O kadar ki, zaten tamamen adapte olmuş ve birçok kelimenin kökleşmiş olduğunu, onları sürekli ve tekrar tekrar kullandığını fark etmiyor, öyle ki beyin onları kataloglayıp seçiyor, olumlu ya da olumsuz olarak etkinleştiriyor.
Bilinci Uyanmış olan herkes, yaşamlarında ve çevrelerindeki değişiklikleri algılarlar. Objektiflik ve varoluş bilinci kazanıyorlar, onlar hakkında düşünüyorlar, onları analiz ediyorlar ve tüm iyi niyetle, içsel çalışmalarına, olumlu sonuçlara yönelik çabanın olumlu olmasını diliyorlar. Bu nedenle, her zaman şu ya da bu yapılacak doğru şey olup olmadığını merak ederler.
Farkında olmak, bedenine nasıl bakacağını, saygı duyacağını ve seveceğini bilmektir: Maddi, Psişik ve Spiritüel. Bugün maddi bedene nasıl bakmaları gerektiğini bilecek bilgiye sahipler: Mükemmel beslenme (Vejetaryen, Bütünsel vb.), onları formda tutan egzersizler, dinlendirici uyku, hijyen, temizlik ve fiziksel beden hakkında bildikleri her şey. Psişik beden pozitif düşünce enerjileriyle beslenmeli, meditasyon, dinlenme, eğlence, hastalıklı-olumsuz-duygularını dönüştürmeli ve çalışmalı, onları anlamalı, onları doğru şekilde kanalize etmeli ve daha fazlası…
Ve Ruh, Onunla Nasıl İlgilenmen Gerektiğini Biliyor Musun?
Doğru cevap şudur: Maddi ve psişik bedenle ilgilenirsen, otomatik olarak ruhla da ilgilenirsin.
– Nasıl?
– Doğru şekilde beslemek. Ruh Elektromanyetizma, Frekans, Titreşim, Ritim, Renkler ve daha fazlası temelinde çalışır, eğer onu bu unsurlarla beslemezsen ruh gelişmez.
Bir gerçekliğin tüm kökeni ve somutlaşması düşüncede başlar, çünkü sen düşüncelersin. Söz, düşüncenin bir sonucudur, bu nedenle konuşmadan önce düşünmelisin.
Niyet Ne Demektir?
Niyet, konuşurken, yazarken veya bir mesaj gönderirken takip edilen amaçtır. Eğer bilgilendirmek istersen, mesajın belirli özellikleri olacaktır. Bir prosedürün nasıl uygulanacağını öğretmek istiyorsan, dil değişir. Hem yapı hem de her durumda kullanılan kelimeler farklıdır. Ancak aynı mesajın birden fazla amacı olabilir. Varlığın yaşamında nasıl, ne zaman, neden ve nerede olduğunun çok önemli olduğunu bu açıklamayla onar, çünkü günlük yaşamda İş, Eylem ve Düşüncenin gerçek niyetini tanımlamaya yardımcı olacaktır.
Ruh oluşurken, yavaş yavaş sonsuz sayıdaki kelimeyi veya ifadeyi iç dilden siler, otomatik olarak kendini yeniden programlar, kendisiyle ilgili olmadığı için onları reddetmeye başlar. Aynı zamanda ruhsal bedeninin elektromanyetizmasında dengesiz dalgalanmalara neden olabilecek frekansları, titreşimleri, ritimleri ve renkleri de hafızadan siler, bu şekilde istikrarını, uyumunu, akıl sağlığını ve dengesini koruyarak bu frekansları değiştirmeden tutar.
Uzun zamandır sadece iki bedenle yaşadın: Maddi, Psişik ve ihtiyaçlarını onlara göre ifade ettin. Ama bugün üçüncü bedenlerini tasarlıyorlar ve bu: Ruh. Ruhunu Epifiz Bezi’nde tasavvur ettiğinde, o, içindeki bilgeliğin nihai ifadesi olur. Ve en yüksek bilge beden olduğu için yapacağı ilk şey şudur: Düşünce enerjilerini düzenleyip, doğru yerlerine yerleştirerek onları yeniden yapılandırır.
Ruh, doğası gereği matematiksel ve kimyasal bir bilgisayardır. Ruh oluşmaya başladığında, varlık otomatik olarak kendi iç doğasını, iki bedenini de değiştirmeye başlayacaktır.
Varlık içindeki aktif ruh, sert, katı, kaba, şiddetli, duyarsız, kaba, uygunsuz vb. düşünceleri-kelimeleri yavaş yavaş dönüştürecektir. Gerçekten farklı şekilde söylenen, daha sevgi dolu, anlayışlı ve insancıl kelimelerle artık bağırmayacak, seslerini yükseltmeyecek, hakaret etmeyecek, sabrını yitirmeyecek, gücendirmeyecek, iftira atmayacak vb.